Türkiye'nin Belçika Büyükelçisi Mehmet Hakan Olcay, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik sürecine yönelik, "Türkiye AB karşısında hazmedilemeyecek bir ülke. Bizim tezimiz: 'Madem biz bunu Türk insanı için yapıyoruz, olmayacak dahi olsa hiç olmazsa o süreçteki fasılları düzgün açıp hazırlık sürecini zamanlıca bitirelim' istiyoruz" dedi.

KIRŞEHİR AHİ TV SAHİBİ HASAN ERARSLAN, TİMEF’İ ZİYARET ETTİ KIRŞEHİR AHİ TV SAHİBİ HASAN ERARSLAN, TİMEF’İ ZİYARET ETTİ

Belçika Büyükelçisi Olcay, "Anadolu'dan Avrupa'ya Medya Açılımı" projesi kapsamında Brüksel'e giden Tüm İletişim ve Medya Federasyonu (TİMEF) Genel Başkanı Şakir Gürel ve üye dernek temsilcilerini Brüksel'deki makamında kabul etti.

Kabulde konuşan Olcay, Türkiye'nin yurtdışında çalışan en fazla devlet memurunun Brüksel'de olduğunu belirtti. Avrupa Birliği (AB) ve NATO Karargahı'nın Belçika'da bulunduğunu anlatan Olcay, Türkiye'nin siyasi ve askeri heyet şeklinde iki ayrı koldan ilişkilerini sürdürdüğünü dile getirdi.

220 bin Türk'ün yaşadığı Belçika'da 2 yıldır büyükelçilik görevini yürüttüğünü anlatan Olcay, "Belçika ile ilişkilerimiz iyi gidiyor ancak 1915 olayları burayı da etkiledi. Dolayısıyla Meclis'te bazı karar tasarıları girişimleri var. Bugünlerde en çok mesaimizi alan konuların başında bu geliyor. Bunu halletme ve aşma yönünde çaba gösteriyoruz, çeşitli girişimlerde bulunuyoruz" dedi.

Türkiye'den gelen yerel medya temsilcilerinin sorularını yanıtlayan Olcay, "Türkiye Avrupa Birliği'ne ne zaman girecek?" sorusuna "Avrupalıda da bir isteksizlik var. Zaten geçen yıl kurulan komisyon 5 süreyle her türlü genişlemeyi askıya aldı. Yani bundan sonra 2020'ye giden süreçte hiçbir ülke hazır bile olsa Avrupa Birliği'ne giremeyecek. Balkanlardaki aday olan diğer ülkeler de dahil olmak üzere yani Sırbistan, Makedonya ve Arnavutluk dahil olmak üzere her koşulu yerine getirseler bile 5 yıl süreyle genişleme olmayacak. Çünkü daha önce aldıklarını hazmetme sürecinin devam ettiğine inanıyorlar" karşılığını verdi.

"Türkiye AB Karşısında Hazmedilemeyecek Bir Ülke" "Türkiye'nin adaylığına çok büyük bir hevesle bakmadıklarını görüyoruz" diyen Olcay, "Bizim girmemiz AB'de belli başlı dengeleri yerinden oynatacak bir kapasitede. 80 milyonluk Türkiye, onun getirdiği oy oranı ve büyük bir pazar. Onu da hesaplıyorlar. Arnavutluk veya Makedonya'nın nüfusunu bile 'hazmedemeyiz' derken Türkiye tabii ki çok daha hazmedilemeyecek bir ülke olarak karşılarına çıkıyor. Bizim tezimiz: 'Madem biz bunu Türk insanı için yapıyoruz, olmayacak dahi olsa hiç olmazsa o süreçteki fasılları düzgün açıp hazırlık sürecini zamanlıca bitirelim istiyoruz. Ondan da bazı sıkıntılar var. Malum bazı ülkelerin getirdikleri engellemelerden dolayı istediğimiz mecrada gitmiyor" ifadelerini kullandı. "Ermeni Lobisi Brüksel'de De Bir Çalışma İçerisine Girdi" 1915 olaylarına ilişkin Avrupa'da yaşanan gelişmelerin arka planını değerlendiren Olcay, "1915'in 100. yıldönümünde biz Türkiye olarak böyle bir hareketlenmenin olacağını biliyorduk. Nitekim öngörülerimizde bir yanılma olmadı. Tüm diğer merkezlerimizde olduğu gibi Brüksel'de de Ermeni lobisi belli bir çalışma içerisine girdi. Bunu yaparken de kendilerine yandaş olabilecek belediyelerde bazı anıtlar açtılar. Daha sonra Meclis'e bazı tasarılar getirdiler.

Şu anda gündemde bunların içerisinde Federal Temsilciler Meclisi'nin gündeminde olan bir tane karar tasarısı var. Tasarının hükümet üzerinde bir bağlayıcılığı olmamakla birlikte sırf ilkesel nedenlerle bu tasarının hakkaniyet bakımından geçmemesini istiyoruz. Bu konudaki tavrımızı sürdürüyoruz, çeşitli girişimler yapıyoruz fakat Ermeni çevrelerin de baskısıyla bunu geçirmekte kararlı oldukları gözüküyor. Biz de bunun en az zarar verecek şekilde çıkması için gayret gösteriyoruz" açıklamalarında bulundu.

"Ne Kadar Kalabalık Olursanız Olun" Ermeni meselesi konusunda sivil toplum kuruluşlarının üzerine düşen görevlere dikkat çeken Olcay, "Düzenlenen büyük gösteri yürüyüşlerinin yanı sıra vatandaşlarımızın seçmeni oldukları parti liderlerine, siyasilere mektup yoluyla veya diğer yollarla tepkilerini dile getirmeleri, gazetelerde çıkan haberlere karşıt görüşlerini yazmaları çok büyük önem taşıyor. Çünkü sesinizi duyuramadığınız müddetçe sayınız ne kadar kalabalık olursa olsun dikkate alınmıyorsunuz. Bunun da en iyi yolu sesinizi medya üzerinden ve siyasiler yoluyla duyurmaktır" dedi.

Olcay, 7 Haziran seçimlerinin ardından Türkiye'de yaşanan süreci Avrupa ülkelerinin son derece olumlu karşıladıklarını, çünkü AB üyelerinin büyük çoğunluğunun koalisyonlarla yönetildiğini belirtti.

Kabulde TİMEF Genel Başkanı Şakir Gürel, Brüksel Büyükelçisi Mehmet Hakan Olcay'a çini tabak ve Türk lokumu hediye etti.