DEĞERLİ KATILIMCILAR
AB Başkanlığı Mali İşbirliği ve Proje Uygulama Genel Müdürümüz Sn. Bülent Özcan,
RTÜK Başkan Vekilimiz Sn. Esat ÇIPLAK,
İletişim Başkanlığı Basın ve Yayın Dairesi Başkanımız Sn. Büşra Karaduman Aktuna,
AÜ İletişim Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Sn. Abdülrezzak Altun,
AA eski Genel Müdürümüz Sn. Hilmi Bengi,
Başbakanlık eski Basın Müşavirimiz Sn. Yaşar Ateşsoy,
Medya Meslek Örgütlerimizin çok değerli Başkan ve temsilcileri,
Saygıdeğer Meslektaşlarım, kıymetli katılımcılar, Pandemi Sürecinde IV. Anadolu Medyası Çalıştayımıza hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz.
Organizasyonumuza destekleri ile bize güç veren AB Sivil Düşün Programına, Program Destek Uzmanı, aynı zamanda konuşmacalılarımızdan Sn. Orhun Bayraktar'a, Program Direktörü Sn. Dilek Ertükel hanımefendiye ve onun şahsında tüm Sivil Düşün ekibine teşekkür ederek konuşmama başlamak istiyorum.
Saygıdeğer katılımcılar, çok değerli meslektaşlarım;
Covıd-19 Pandemi sürecindeyiz. Herkes kendi şartlarına göre tedbirler almaya, evden çalışmaya, sokağa çıkmamaya çalışırken biz Gazeteciler/Medya mensupları her gün, her an sokaklardayız. Tıpkı sağlıkçılar ve kolluk kuvvetleri gibi, kutsal bildiğimiz mesleğimizi icra etmeye çalışıyoruz. Pandemi sürecinde genç/yaşlı arkadaşlarımızı, dostlarımızı, kardeşlerimizi, meslektaşlarımızı kaybettik. Bu vesileyle, çok kıymetli meslektaşlarımız;
Van'dan Hikmet BAKAN'a,
Diyarbakır'dan Yılmaz TARANCI'ya,
Malatya'dan Akif ÇELİK'e,
Gaziantep'ten Cengiz KONCİK'e,
İstanbul'dan Ahmet KEKEÇ'e,
Adıyaman'dan Hacı BOZKURT'a,
Ankara'dan Ferhat KOÇ'a,
Konya Ereğli'den Hasan CAN'a,
Rize'den Süleyman Usta'ya,
Şanlıurfa'dan İbrahim TORU'ya,
Adana'dan İlhan ERK'e,
Hatay'dan Tevfik Fazlı DOĞAN'a,
Antalya'dan Yakup KOCABAŞ'a, ayrıca isimlerini bilemediğimiz tüm Basın Şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve meslektaşlarımıza başsağlığı diliyoruz.
Zor günler geçiriyoruz. Lakin hayat da devam ediyor. Her zaman olduğu gibi pandemi sürecinde de tüm zorlukların üstesinden gelmek, vazifelerini ifa etmek için her türlü fedakarlığı yapan, izleyicisinin, dinleyicisinin, okuyucusunun nabzını tutan, bu zor günlerde onların rehberi olan meslektaşlarımıza minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz. Kendilerini birazdan dinleyeceğiz. Sorunlarını ve çözüm önerilerini konuşacağız.
Sizin de bildiğiniz ve şahit olduğunuz gibi, 4 yıldır üst üste bu çalıştayları yapmaktayız. Bu çalışmalarımızdan çok güzel sonuçlar elde ettik. Bununla da kalmadık, yeni dostlar edindik. Yeni fikirlerle adımlar attık ve ilerledik. Her çalıştayımızda farklı bir konuya ağırlık verdik. Her yıl biraz daha mesafe katettik. Gün geçtikçe ilginin arttığı çalıştayımıza, şimdi olduğu gibi birbirinden değerli meslektaşlarımız ve katılımcılar şeref verdiler.
Bizler katılımcılarımız ve meslektaşlarımızla, Yerel ve Özgür Medyanın demokratikleşmeye doğrudan etki ettiğini ve diyaloğun açık kapısı olduğunu düşünen Avrupa Birliği ve bu düşüncedeki kurum ve kuruluşlar, ayrıca STK'lar ile iş birliği-güç birliği yaptık. Bu vesile ile bir kez daha, AB'nin bu temel bakış açısından yola çıkarak, Medya Özgürlüğünün temel İnsan Hakları ile birlikte anılması gerektiğini ve o ilkelerle birlikte büyüyeceğini düşündüğümüzü vurgulamak isterim.
Her ne kadar Medya 4. Güç olarak lanse edilse de, içinde bulunduğumuz teknolojik dünyada, hepimiz bu gücün bir parçası olsak da, çeşitli güç odaklarının politikaları ile yerimiz ve gücümüz, her geçen gün biraz daha belirlenen, sınırlanan bir konuma gelmektedir. Bu nedenle daha çok birlikte olma, örgütlenme, Yasa ile Özerkleşen bir Meslek Kuruluşu olma zamanı artık gelmiştir. Özellikle Yerel Medya, tüm mali imkânsızlık ve sınırlamalara rağmen, daha güçlü olabilmek ve sesini duyurabilmek için örgütlenme çabası içindedir. Hepimizin temel hedefi, Özerk bir Meslek Birliğidir veya olmalıdır. Bu Birlik sayesinde sektörümüzle ilgili kurallar, esaslar ve yol haritası da ortaya çıkacaktır. Böyle bir sürecin; toplumun tüm kesimlerini ve siyasetin tamamını memnun edecek bir başlangıç olacağına inanıyoruz.
Yürüdüğümüz yol engebelerle doludur. Herkes bir parça bize ne yapmamız, kim olmamız gerektiğini söylüyor. Oysa biz kendimiz olduğumuzda, ülkemize, insanımıza daha çok hizmet ediyor, yüceliyor ve yüceltiyoruz. Çünkü biz demokrasi ve özgürlüklerin teminatı olan medya mensuplarıyız.
Bu duygu ve düşüncelerle sizleri saygıyla selamlıyor, Çalıştayımıza tekrar hoş geldiniz diyor, sağlık ve başarılar diliyorum...