Ünye Fatsa Ordu Medyası Güç Birliği Projesi kapsamında Sivil Toplum kuruluşları için lobicilik, iletişim ve savunuculuk becerilerinin geliştirilmesine yönelik program düzenlendi.
Ünye Ramada Resort Otel'de düzenlenen programa Ordu başta olmak üzere Karadeniz Bölgesin de
faaliy et gösteren iletişim derneklerinin temsilcileri katıldı.
Pro
gramda açılış konuşmasını yapan Ünye iletişim Derneği Başkanı Şakir Gürel, ‘'meslektaşlarımızla bir programa da daha birlikte olmaktan mutluyuz. Proje kapsamında medya mensubu arkadaşlarımızın kurdukları başta iletişim dernekleri olmak üzere STK'lara yönelik lobicilik, iletişim ve savunuculuk becerilerinin geliştirilmesi amacıyla program düzenledik. Ünye Fatsa Ordu Medyası'nın bir araya gelerek bir Avrupa Birliği projesi olan Ünye Fatsa Ordu Medyası Güç Birliği Projesi'ni uyguluyor olması tabi ki memnuniyet verici. Proje kapsamında bundan önce verdiğimiz eğitim programlarına bir yenisini daha ekledik. Bu nedenle eğitim programımızın medya mensubu arkadaşlarımız açısından verimli geçmesini diliyorum'’ dedi.
''Lobicilik, Savunuculuk ve İletişim Eğitimi Programı konuşmacısı; Liderlik, Başarı ve Motivasyon Koçu-Yazar Yaşar Ateşsoy, ''Lobicilik kamu yönetiminde yasa yapıcı ya da karar verici konumda olan kişileri bilgilendirme ve etkileme çabaları olarak tanımlanabilir. İngilizce 'lobby' kelimesinin dilimize uyarlanmış biçimi olan lobi, bir yapının kapısından içeri girildiğinde görülen ilk boşluk ya da otel, tiyatro vb. yerlerde girişe yakın geniş yer anlamlarına gelir. Kelimenin mecaz anlamı ise; bazı ortak çıkarları olan grupların temsilcilerinden oluşan topluluk şeklindedir. Lobicilik tüm siyasal işlemler içinde bir şekilde geçerlidir. ABD'de doğan ve gelişen bu faaliyet kamu görevlilerine meclis koridorlarında ulaşmanın dışında, otellerde, evlerinde mektup, telefon vb. kanallara ulaşılması çabalarını da içermektedir. Meslek sendikaları, çevreci dernekler, tüketici gruplar vs. lobicilerden yararlanır. İkna, inandırma ve tanıtma teknikleri uygulayarak, karar verme mekanizmaları üzerinde baskı oluşturmayı, bir başka deyişle çıkar grupları tarafından hükümet kararlarını etkilemeyi amaçlayan lobiciliğin kullandığı etkileme
yöntemleri şunlardır. Meclis üyelerini etkilemek için sık sık onlarla birlikte olup bilgilendirici konuşmalar yapmak, gerçekleri açığa çıkarıcı basın duyuruları yayımlamak, temsilcilerin radyo ve televizyon programlarına çıkmaları ve görüşlerini açıklamaları ülke çapında medya turları düzenlemek, Hükümet liderlerine ve diğer siyasi yöneticilere ayda veya iki ayda bir kez faaliyet raporu niteliğinde kapsamlı bilgi ve haber içeren verileri göndermek, tanıtım kampanyaları düzenlemek, çok geniş kapsamlı reklam kampanyaları yürütmek, Ülkemizde lobicilik faaliyetleri ifadesinin karşılığı olarak baskı grupları ifadesi kullanılmaktadır. Ülkemizde lobicilik ya da benzer çalışmaların yasal bir dayanağı yoktur. Baskı grupları olarak Sivil Toplum örgütleri sayılabilir. Konfederasyonlar: odalar ve iş adamları dernekleri ile çeşitli medya kuruluşları ülkemizdeki baskı gruplar arasında sayılabilir. Savunuculuk, STK’ların ortak bir çıkarları için herhangi bir kamu politikasını etkileme girişimidir. 1. Karar vericileri etkileyerek, yasaları veya politikaları toplumdan dışlanmış kesimler lehine değiştirmek için bilgiyi stratejik olarak kullanma süreci olarak tanımlanabilir. 2.Savunuculuk, politika veya yasa değişiklikleri talep etmeyi veya yapılan değişikliklere katkıda bulunmayı amaçlar. Politika ve yasa değişikliklerinde karar vericiler önemli bir konumdadır. Karar vericiler, yerel, bölgesel, ulusal veya uluslar arası düzeyde, atanmış veya seçilmiş kişiler olabilir. Örneğin bakanlar ve milletvekilleri ulusal düzeyde seçilmiş karar vericiler, valiler ve kaymakamlar yerel düzeyde atanmış karar vericilerdir. Çözmeye çalıştığınız sorun için ulusal, yerel ve uluslararası düzeylerde seçilmiş veya atanmış karar vericileri etkilemeniz gerekebilir. Savunucu olarak örgütler sorunla ilgili öneri getirirler ve bu önerilerin hayata geçirilmesi için faaliyetler yürütürler. Bu tür savunuculuk rolünü yü
rüten örgütlere düşünce üretim merkezleri örnek verilebilir. Hizmet sağlayarak savunuculuk yapmak üzere örgüt ele aldığı sorun ile ilgili çözüm geliştirerek, bu çözümü küçük ölçekte uygulayabilir. Bu şekilde ürettiği modelin daha geniş ölçekte (yerel, ulusal veya uluslararası) yaygınlaştırılması için yürüteceği faaliyetlerde hizmet sağlayarak savunuculuk faaliyetleri yürütmek olarak tanımlanabilir. Süreç içerisinde kontrol edilemeyen dış faktörlerin etkisinin olacağından da hareketle, tek bir yol haritasından bahsedilemez. Dolayısıyla savunuculuk stratejisi her örgütün kendi koşullarına göre uyarlaması gereken bir araç olarak algılanmalıdır’ dedi.
Gün boyu süren eğitim çalışması, toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.
ü